İşte aşkla ilgili kafanızdaki soru işaretlerini olsun dindirecek yanıtlar…
KİME, NEDEN AŞIK OLUNUR?
Bilimsel araştırmalara göre aslında insanlar, eşlerini kendilerine benzeyen kişilerden seçiyor. University of St. Andrews’da İskoç bilim insanlarının yaptığı araştırma, eş seçimi ile ilgili yapılan testlerde kişilerin, kendilerine gösterilen portre fotoğraflarından, genellikle kendilerine benzeyenleri seçme eğiliminde olduğunu gösteriyor.
AKLINIZDAN ÇIKMIYOR MU?
University College London araştırmacılarının çalışması, aşık olan insanların beyninde serotoninin (mutluluk hormonu) azaldığını ortaya koyuyor. Bu düşük hormon seviyesi aslında, obsesif kompulsif (tekrar eden takıntılı davranış) bozukluk sergileyen kişilerde görülen “serotonin eksikliği” ile benzerlik gösteriyor. Bu nedenle de kişi, aşık olduğu insanı aklından çıkaramıyor.
“ELLERİM TİTRİYOR, YÜZÜM KIZARIYOR”
Aşıksanız, kalbiniz daha hızlı çarpar, yüzünüz kızarır, hatta elleriniz titrer… Tüm bunlardan vücudunuzun salgıladığı dopamin, noradrenalin ve feniletilamin sorumlu. Dopamin; yoğun mutluluk, yoksunluk ve bağımlılıkta önemli rol oynuyor. Ama aynı zamanda madde ve bazı ilaç bağımlılıklarında da etkili bir hormon.
Adrenalin ile benzer özellikler gösteren “noradrenalin” ise adeta ayaklarınızı yerden keserken, kalbinizin de hızla çarpmasına neden oluyor. Etkileri bununla da kalmıyor; kısa süreli hafıza, hiperaktivite, uykusuzluk gibi şikayetlere de zemin hazırlıyor.
AŞK KAÇ YIL SÜRER?
Aşkın ömrü üzerine halen araştırmalar sürüyor. Ama deneyimlerle sabit; aşkın tutkulu hali zaman içinde kayboluyor. Araştırmalara göre, aşkın ömrü 2-3 yıl. İlişki devam ettikçe dopamin, noradrenalin ve feniletamin azalıyor; dolayısıyla kişi aşık olduğu kişiyi mantık çerçevesinde değerlendirmeye başlıyor. Aşık olunan kişi belki hiç değişmiyor ama aşık olan kişi onun hatalarını birdenbire görmeye başlıyor. Bu noktada aşk bitiyor.
Aşk bittiğinde ilişki elbette devam edebiliyor. Çünkü yerini sağlam bir ilişkiye bırakıyor. İlişki devam ederse devreye giren endorfinler sayesinde ilişki; huzur, güven gibi duygularla ayakta kalıyor. Cinsellikle beraber oksitosinin salınması, “bağlanmayı” sağlıyor.
Aşkı en yoğun hissettiğimiz organımız olan kalbimizi korumak için neler yapmalı?
Kilonuzu kontrol altına alın, egzersiz yapın.
Kepekli ekmek, yulaf gibi lifli gıdalar tüketin.
Kan şekeri ve tansiyon ölçümlerinizi düzenli yaptırın.
Tuz tüketimini en fazla günde 6 gramla sınırlayın.Sigara içiyorsanız derhal bırakın.
Alkol tüketimini kontrol altında tutun.
Haftada 2 kez sofranızda balığa yer açın.
Günde beş porsiyon sebze yada meyve tüketin.